Denizli Türküleri - Devrent Deresi 1

Bu sayfada Denizli yöresine ait Devrent Deresi 1 türküsünün sözleri bulunmaktadır.

Türkü Sözü

Derbent deresine duman bürüdü
Yedi devesiyle Musam yürüdü
Musamın ciğeri mos mor oldu çürüdü
Derbent dereleri dar geldi bana
Vadesiz ölümler zor geldi bana

Derbent deresine çıvgınlar esti
Elimi kolumu poyrazlar kesti
Feleğin bizlere neyimiş kastı
Derbent dereleri dar geldi bize
Vadesiz ölümler zor geldi bize

Derbent deresinden biz de geçelim
Sılaya varmaya yollar açalım
Deve kirasından biz vaz geçelim
Yıkıldı develerim kaldıramadım
Tutuldu dillerim söyleyemedim

Derbent deresinde üç yiğit buydu
Musamın gözünü kargalar oydu
Musamın öldüğünü anası duydu
Ağlasın ağlasın anam ağlasın
Ötkün pesereyime duda bağlasın

Derbent deresinde bir bölük koyun
Musamın elbisesini hamamda soyun
Musamın öldüğünü yolcuya sorun
Ağlasın ağlasın anam ağlasın
Ötkün tülülerimi duda bağlasın

Derbent'e varmaya mecal kalmadı
Yoldan geçen atlılar bizi almadı
Dünyanın malında gözüm kalmadı
Yatırdım devemi kaldıramadım
Tecellim böyleymiş ben bilemedim

Evimizin önünde bir dönüm avlı
Avlının içinde kır atım bağlı
Musamı sorarsan bir evin oğlu
Yanmadık mı kaldı bu yiğitlere
Cennet mekan olsun bu şehitlere

Arkamı dayadım sarı kayaya
Yükümü yüklettim tülü mayaya
Canımı değiştim kayma paraya
Ağlasın ağlasın anam ağlasın
Tülü besireğimi duda bağlasın

Derbent deresinde develer katar
Musamın ölüsü çaylarda yatar
Kulanın yolcusu gel bizi kurtar
Derbent dereleri dar geldi bize
Vadesiz ölümler zor geldi bize

Derbent deresinde kar gene bastı
Sağımdan solumdan tufanlar esti
Sılada kavuklum umudu kesti
Derbent dereleri dar geldi bana
Ecelsiz ölümler zor geldi bana

Derbent çayları da arpayla doldu
Musamın gözünü sansarlar oydu
Elim üşüdü de bedenim buydu
Derbent dereleri dar geldi bana
Ecelsiz ölümler zor geldi bana

Değirmenin bendine yükümü yıktım
Kaldırdım kafamı havaya baktım
Ben bu tatlı canı ucuza sattım
Kudretten karadır Musamın kaşı
Her daim böyledir feleğin işi

Derbent deresinde kar bulamadım
Yıkıldı devemi kaldıramadım
Kalmışım ben tufanda kurtulamadım
Yatırdım devemi kaldıramadım
Tecellim böyleymiş ben bilemedim

Türkünün Hikayesi

(Devamını Göster) Bu türküye konu olan olay, 12 Şubat 1933 yılında bugünkü Buldan-Derbent barajının dolgusu yapılan "Derbent deresi" denilen yerde meydana gelmiştir. Malüm 1933 yıllarında Türkiye'de her beldeye araba, tren gibi ulaşım araçları henüz girmemişti. O yıllarda Buldan'ın Derbent Köyü, Alaşehir ve Sarıgöl taraflarından gelip, Sarayköy ve Denizli taraflarına geçmekte olan kervancıların uğrak yeriydi. Kervanlar Derbent boğazını görmeden geçemezlerdi. Zaten en kısa ve tek geçit burasıydı. 12, 13 Şubat tarihlerinden önce, Denizli'nin Gölemezli köyünden Deveci (Kervancıbaşı) Kuru Ali'nin Musa adındaki kişi, Meneviş'in Veli ve Süleyman adlarındaki kişileri de yanlarına alarak, Sarayköy'den develerine buğday ve arpa yükleyip Sarıgöl'de boşalttıktan, sattıktan sonra tekrar aynı yoldan Sarayköy'e doğru hareket ederler. Mevsim ise kış, karlı fırtınalı tipili bir gün... Kervancılar tam Derbent deresi denilen yere gelmeden, önceleri Buldan ilçesine bağlı, sonra Sarıgöl'e bağlanan Baharlar köylüleri ile karşılaşırlar. Köylüler kervancılara "kar çok yağıyor, Derbent boğazından geçemezsiniz" diyerek döndürmek isterler. Onlar da "hayır gideriz" diyerek yola devam ederler. Derbent boğazına iyice yaklaştıklarında kar, boran, tipi şiddetini artırır. Develerin ayakları tutmaz, kaymaya başlar. Köylülerin aklına gelen devecilerin başına gelir ve develerle birlikte uçuruma yuvarlanırlar. Musa, Veli ve Süleyman önce develerini sonra da kendilerini kurtarmak isterlerken vakit bir hayli geçmiş gece olmuştur. Kar ve tipiden, soğuktan korunacak yer bulup, develerini de kurtaramadan soğuktan dönüp ölmüşlerdir. Olayın ertesi günü oradan geçmekte olan Kula'lı ayakkabı yolcusu uzaktan bunların ölüsünü görür, Derbent köyüne haber verir. Köye 4-5 Km. uzaklıkta bulunan "Derbent boğazına" gelen köylüler küreklerle karları aça aça cesetleri bulurlar. Devenin birisinin ayağı kırılmış ,diğerleri ise sağlamdır. Musa, Veli ve Süleyman'ın etrafında kargalar uçuşmaktadır... Kervancıların cesetleri önce Derbent köyüne getirilir. Kimlikleri ve Gölemezli köyünden oldukları iyice anlaşılınca, köylerine götürülerek cesetler ailelerine teslim edilir. Bu acı olay üzerine Denizli-Buldan ilçesine bağlı Derbent köyünden Ayşe ve Fatı adlarındaki kişiler hemen bir ağıt yakarlar. Bu ağıtın sözleri de gün geçtikçe dilden dile, telden tele gezip dolaştıkça halk arasında yaygınlaşır. Herkes tarafından yıllardan beri söylenip durur. Kaynak: Öyküleriyle Halk Türküleri (Notalı) - Hamdi Tanses

Sayfa Bilgisi

Kaynak Kişi:
Süleyman Uğur
Sayfa Gösterimi:
5578
Oylama:
4.1 (8 kişi oyladı)
Oy Ver:

Yorum Yaz

Adınız:
E-Mail:
Mesajınız:
Doğrulama:
Güvenlik Kodu
 

Denizli Türküleri

Daha Fazla Türkü Sözü

Türküye Göre

A, B, C-Ç, D, E, F, G, H, I-İ, J, K, L, M, N, O-Ö, P, R, S, T, U-Ü, V, Y, Z

Yöreye Göre

A, B, C-Ç, D, E, F, G, H, I-İ, J, K, L, M, N, O-Ö, P, R, S, T, U-Ü, V, Y, Z

Sitemizde ücretsiz-bedava mp3 download linkleri bulunmamaktadır.
Internetten MP3 indirmek yerine sanatçıların albümlerini satın alarak onlara destek olunuz.
Siteye şarkı sözü eklemek için bizimle iletişime geçebilirsiniz...

© 2014 - 2021 Türkü Sitesi bir Web Sitesi projesidir.