Bu sayfada Kırşehir yöresine ait Eşkıyabaşı Çopur'un Öldürülmesi türküsünün sözleri bulunmaktadır.
Her ana doğurmaz böyle yiğidi
Açılmış gül idi soldu muhanet
Aslan gibi yapıl yapıl yürürdü
Dayandı hendeğe kaldı muhanet
Sırkıntıya uğrattılar yolunu
Zaptiyeler sardı sağı solunu
Çaprazman bağladılar kolunu
Çırptı puhaları kırdı muhanet
Zaptiya eğlenir köprü başında
Çopuru sorarsan yirmi yaşında
Uzanmış yatıyor yarın başında
Dost ağlayıp düşman güldü muhanet
Beş karıştır kuluncunun arası
Doğan aylar kaşlarının karası
Fitil işlemiyor hançer yarası
Hüseyin zarına yandı muhanet
(Devamını Göster) Kırşehir'in güneyinde akan Kızılırmak'ın karşı yakasındaki köylerin birinde 1800'lerin ortalarında Çopur lakabıyla anılan bir eşkıya türemişti.
İl merkezine 23 km. Kesikköprü yakınındaki taş deresini kendisine mesken edinen Çopur ve yandaşları, geceleri civar köyleri basıp halkın elindekini zorla alıyor, kıymetli eşyalarını yağmalıyordu. Çobanları ölümle tehdit edip sığır ve koyun sürülerini gasbeden eşkıyabaşının yöre halkına yapmadığı zulüm kalmamıştı.
Halkın şikâyeti üzerine Çopur'un peşine düşen hükümet kuvvetleri, akla gelen her tedbire başvurmuş, fakat eşkıyabaşını bir türlü ele geçirememişlerdi. Bir kaç kez ablukaya alınmasına rağmen bazı aşiretlerin desteğiyle bir fırsatını bulup hükümet kuvvetlerinin elinden kurtulan Çopur, yörede faliyetlerine devam ediyordu. Eşkıyabaşı Çopur'la başedemiyeceğini anlayan devlet, Kesikköprünün bir ayağına geçici bir karakol kurup bölgeyi kontrol altına almış ve bununla birlikte eşkiyabaşının köprüde geçeceği günü gözetlemeye başlamıştı. Bir gece yarısı gizlice Kesikköprüden geçmekte olan Çopur ve adamları, köprüyü bekleyen müfrezeler tarafından fark edilmiş, çıkan çatışmada Çopur Kesikköprü üzerinde vurularak öldürülmüştür.
Çopur'un müfrezeler tarafından öldürüldüğünü duyan Çopur'un mensub olduğu aşiret ayaklanarak köprü başını bekleyen müfrezelere karşı saldırıya geçmişlerdir. Çıkan çatışmada köprünün orta yerindeki kitabesi, karşılıklı atılan kurşunlarla ne yazık ki okunamaz hâle gelmiştir. Ayaklanan aşiretin, hükümet kuvvetleri tarafından köprüde yolu kesilip yenilmesi üzerine bölge halkı bu köprüye o günden sonra "Kesikköprü" adını vermiştir.
O günleri yaşayan, Kırşehir, Mucur'a bağlı Küçük Kavak köyünden Âşık Hüseyin bu olayı türküdeki gibi dile getirmiştir.
Kaynak: Öyküleriyle Kırşehir Türküleri, Destanları, Ağıtları - Baki Yaşa Altınok, Oba Yayıncılık, Mayıs - 2003, Ankara, s.126, 127; Nahid Sırrı Örük, Kayseri, Kırşehir, Kastamonu, Kanaat Kitabevi 1955, s.81; Baki Yaşa Altınok, Âşık Hüseyin, Ocak Yay. Ankara 2000, s. 119
A, B, C-Ç, D, E, F, G, H, I-İ, J, K, L, M, N, O-Ö, P, R, S, T, U-Ü, V, Y, Z
A, B, C-Ç, D, E, F, G, H, I-İ, J, K, L, M, N, O-Ö, P, R, S, T, U-Ü, V, Y, Z
Sitemizde ücretsiz-bedava mp3 download linkleri bulunmamaktadır.
Internetten MP3 indirmek yerine sanatçıların albümlerini satın alarak onlara destek olunuz.
Siteye şarkı sözü eklemek için bizimle iletişime geçebilirsiniz...
© 2014 - 2021 Türkü Sitesi bir Web Sitesi projesidir.